Rate this book

Sinekli Bakkal (1935)

by Halide Edib Adıvar(Favorite Author)
3.55 of 5 Votes: 1
ISBN
9750707761 (ISBN13: 9789750707766)
languge
English
genre
publisher
Özgür Yayınları
review 1: Sinekli Bakkal (Halide Edib Adıvar)- Highlight on Page 6 | Loc. 81-84 | Added on Thursday, September 18, 2014, 06:28 PMOna göre cehennem yolcuları zevke, cümbüşe düşkün gafillerdir.Bunu öyle anlatır ki cemaatin genç tarafından derhal bu gafillere iltihak etmek hevesi uyanır.==========Sinekli Bakkal (Halide Edib Adıvar)- Highlight on Page 25 | Loc. 370-72 | Added on Friday, September 19, 2014, 03:39 PMBaşka çocuklar, o yaşta nasıl bayram salıncağı, kukla oyunu ile aşina iseler, Rabia da o kadar cennet ve cehennem denilen yerlerle aşina idi.==========Sinekli Bakkal (Halide Edib Adıvar)- Highlight on Page 25 | Loc. 375-79 | Added on Friday, September 19, 2014, 03:40 PMEvvelâ İmam, Dante’yi91 solda sıfır bırakacak bir dehşetle bu ukubet diya... morerını canlandırıyor, sonra babasının, ezelî yurdu orası olduğunu, şüphe götürmez bir katiyetle söylüyordu.==========Sinekli Bakkal (Halide Edib Adıvar)- Highlight on Page 25 | Loc. 375-83 | Added on Friday, September 19, 2014, 03:40 PMEvvelâ İmam, Dante’yi solda sıfır bırakacak bir dehşetle bu ukubet diyarını canlandırıyor, sonra babasının, ezelî yurdu orası olduğunu, şüphe götürmez bir katiyetle söylüyordu. Kız, cehennemden korktu, fakat İmam’ın tarif ettiği cenneti de pek cazip bulmadı. Muhayyilesinde, ortasından sessiz bir dere geçen bir çayırlık canlanıyor, orada büyükbabasına benzer kocaman sarıklı, asık suratlı imamlarla, annesine benzer yaman yüzlü kadınları el ele vermiş, sabahtan akşama kadar, makamı insana uyku veren, bir ilâhî söylediklerini görüyordu.==========Sinekli Bakkal (Halide Edib Adıvar)- Highlight on Page 34 | Loc. 519-25 | Added on Friday, September 19, 2014, 03:45 PMKocası başta, herkes ona, artık vaktini ibadete hasretmek zamanı geldiğini, daha doğrusu ahreti1 düşünmek saati çaldığını ima ediyordu.Halbuki o, buruşuk yüzünü daha buruşturuyor, ahret düşüncesini hiç sevmiyordu. Solucanı, akrebi bol, rutubetli, kara ve soğuk topraklar... Şayet ruhu oradan cennete giderse? O da pek keyifli bir yer değil. Herhalde saz, söz, şaka, alay orada memnu...==========Sinekli Bakkal (Halide Edib Adıvar)- Highlight on Page 39 | Loc. 595 | Added on Friday, September 19, 2014, 04:05 PMAma bilinmez, Allah’ın hikmetine akıl ermiyor, bu yaşa geldim bizden ne istediğine daha akıl erdiremedim.==========Sinekli Bakkal (Halide Edib Adıvar)- Highlight on Page 101 | Loc. 1545-49 | Added on Saturday, September 20, 2014, 08:38 PMOnların hepsi Avrupa çocuklarının saman kâğıdı kopyası gibi idiler; halbuki bu kız arkasındaki üç sıkı kumral örgüsüyle, açık yüzüyle nohudî yemenisiyle İstanbul şehrinin medeniyetinin, harsının asırlar süren tekâmülünün vücuda getirdiği yerli bir örnek!==========Sinekli Bakkal (Halide Edib Adıvar)- Highlight on Page 103 | Loc. 1575-80 | Added on Saturday, September 20, 2014, 08:46 PMÜç çift göz, kendilerine pek alelâde gelen bu manzaranın Peregrini’ye tesirine biraz şaştı. Onu bir filozof, her filozof gibi dinsiz herhalde dinsizliği bir softa taassubu kadar kuvvetli sanırlardı. O, şimdi başı önünde, yüzü huşû içinde, günahlarına tövbe eden bir rahibe benzemişti.==========Sinekli Bakkal (Halide Edib Adıvar)- Highlight on Page 106 | Loc. 1615-16 | Added on Saturday, September 20, 2014, 08:48 PMPeregrini bir hafta evvel zümresinden olduğunu iddia ettiği Şeytan’dan bahsediyordu. Şeytan ve Allah, bunlar Rabia’nın beş yaşından beri muhitinde her gün işittiği bahisler. Yadırgamadı, oturdu, dinledi.==========Sinekli Bakkal (Halide Edib Adıvar)- Highlight on Page 112 | Loc. 1708-18 | Added on Saturday, September 20, 2014, 08:58 PMBence İmam, bizim memleketimiz için Dede’den daha az zararlıdır. Dervişin felsefesindeki uyuşturucu, uyutucu zehir İmam’ın cennet, cehennem masallarından daha çok tehlikeli. İmam sadece batıl itikatların575 doğurduğu bir sürü masalı tekrar ediyor, Dede iyilik, kötülük arasındaki farkı kaldırıyor. İyiyi fenâyı tablolarında boya diye kullanan sanatkâr bir Allah mefhumu576 çıkarıyor. Bunun mantıki neticesi ne oluyor, bilir misiniz? Bu itikat, insanları, zulme577 ve zalimlere karşı müsamahakâr,578 lakayt579 yapar. Mesela bizim Kızıl Sultan’ın580 hareketlerinin hepsini Allah isteyerek yaptırıyor, diye ahaliye bir itikat gelse... Bu istibdat rejimini581 devirmek için arkamızda kaç adam buluruz? Bence en evvel bu memleketten tekkeleri582 kaldırmalı.==========Sinekli Bakkal (Halide Edib Adıvar)- Highlight on Page 157 | Loc. 2396-2401 | Added on Sunday, September 21, 2014, 12:15 PMPeregrini’nin içini kapalı ve gizli bir kıta keşfetmişlerin sevinci bürümüştü. Sevimli, husûsî, teklifsiz ve insanî bir kıta! Bu dünyayı en evvel Rabia’nın Kuran okuyuşundan sezmişti. O dakika bu dükkânın ve sokağın haricindeki726 her şey sun’idir,727 yabancıdır. Ona öyle geldi ki bu dar sokak sakinleri için dünyada bir tek maddî kıymet yoktur, onlar yalnız kalbe ve ma’nevî servetlere, güzelliklere kıymet verirler!==========Sinekli Bakkal (Halide Edib Adıvar)- Highlight on Page 169 | Loc. 2592-96 | Added on Sunday, September 21, 2014, 12:22 PMBelki onun için babasının hizmetlerini o kadar itina ile görüyor, isteklerini seziyor, İmam’ın vaktiyle nasıl âb-dest suyunu dökerse Tevfik’in rakı tepsisini öyle hazırlıyor, her gün aynı saatte önüne getiriyor. Fakat o “memnu776 ve günah” içkiyi Tevfik’in önüne getirdikten sonra “aman geçmesin” diye koşup akşam namazını kılmayı da tabiî777 buluyor.==========Sinekli Bakkal (Halide Edib Adıvar)- Highlight on Page 221 | Loc. 3380-84 | Added on Tuesday, September 23, 2014, 11:32 PMİşte zulüm ve cebir,963 ne kadar usulü dairesinde olursa olsun, ne kadar bir kudret alâmeti964 gibi görünürse görünsün, Rabia’ya bir nevi külhanbeylik gibi geliyordu. Ye Rabia’nın onun o kadar parlak olan arzularını bir tulumbacıbaşının çalımı, kurumu gibi göstermesi içine iğne gibi batıyordu. Ve o zaman yumruklarını sıkıyor, kendinden geçiyor, dişlerini gıcırdatarak:==========Sinekli Bakkal (Halide Edib Adıvar)- Highlight on Page 247 | Loc. 3773-75 | Added on Tuesday, September 23, 2014, 11:53 PMKurbağa, sümüklüböcek, domuz yemek teklif edilince nasıl bazı adamların midesi dönerse –hattâ en büyük lokantalarda ve altın tabaklarda– hafiyelik teklif edilince de midesi bulanan adamlar vardır. Tevfik bunlardandı. O kadar istikrah duydu, o kadar zaafının, aczinin, hastalığının tesiriyle bu istikrah arttı ki birdenbire bir çocuk gibi ağlamaya başladı.==========Sinekli Bakkal (Halide Edib Adıvar)- Highlight on Page 254 | Loc. 3882-84 | Added on Tuesday, September 23, 2014, 11:56 PMYüzü, ancak on dördüncü asır ressamlarından birinin tahayyül edebileceği bir İsa’ya benzerdi. İnsanlara kardeşlik ve iyilik yapmak için gökten yere inmiş bir hali vardı. Ruhu on yedinci asırda yaşardı. Kendisi İkinci Abdülhamid’in sarayına mensuptu. İkinci Mabeyinciydi.==========Sinekli Bakkal (Halide Edib Adıvar)- Highlight on Page 256 | Loc. 3920-23 | Added on Wednesday, September 24, 2014, 09:57 AMHem o, hiçbir zaman, dünyayı düzeltmek, değiştirmek istememişti, böyle bir lüzûma da inanmamıştı. Değişiklik onca intizamsızlık, anarşi demekti. Bunun için ve şöhret, itibar, nam ve şan hırsını tatmamış olan bu adamın, o dönek havalı Saray’da mevkii herkesten sağlamdı. Padişah ancak böyle ihtirassız bir adamın yanında kendini emniyette, suikasttan masun1084 hissediyordu.==========Sinekli Bakkal (Halide Edib Adıvar)- Highlight on Page 261 | Loc. 3988-89 | Added on Wednesday, September 24, 2014, 10:02 AM“Hükümdar yakınlığı, yakıcı bir ateştir” diyen şair ne kadar haklıydı.==========Sinekli Bakkal (Halide Edib Adıvar)- Highlight on Page 281 | Loc. 4301-4 | Added on Wednesday, September 24, 2014, 10:11 AMVe kadın derhal anlamıştı. Padişah, devlet, vazife diye bir sürü kuru lâfa bağlanan bu adam kendi oğlundan şüphe ediyordu. Ah, Paşa’nın bu şüphesini Sabiha Hanım eğer paylaşmamış olsa neler, neler yapacaktı! Fakat şimdi içinde öyle bir korku var ki... Beş vakit namazında Tevfik’in şeriklerini ele vermeden ölmesi için... Dili tutulması için ne derin bir ihtirasla Allah’a yalvarıyordu. Rabia haber alırsa, babasını görürse belki bu şerikleri ele vermek için babasını ikna ederdi. Rabia haber almamalı... Ta ki Tevfik...==========Sinekli Bakkal (Halide Edib Adıvar)- Highlight on Page 284 | Loc. 4353-55 | Added on Wednesday, September 24, 2014, 10:14 AMZavallı bir çocuğa teselli vermek isteyen zavallı bir ses! Çarpık çurpuk bir cücenin sesi! Rabia onu hiç unutmadı. Çünkü o büyük odada dizilip duran uzun boylu erkeklerin geniş göğüslerinin içleri, Rabia’ya, bomboş geldi. Onların arasında Rakım bir köstebeğe benziyordu, fakat yalnız onun göğsünün içinde atan bir insan kalbi vardı!==========Sinekli Bakkal (Halide Edib Adıvar)- Highlight on Page 288 | Loc. 4402-3 | Added on Wednesday, September 24, 2014, 04:18 PM“Büyük maksatlar mevzu-ı bahs1195 olurken ferdin nâmusu kuru bir gururdur,”==========Sinekli Bakkal (Halide Edib Adıvar)- Highlight on Page 334 | Loc. 5117-20 | Added on Friday, September 26, 2014, 06:20 PMFakat o, çocukluğundan beri kadere, kazaya nafile1347 bel bağlamış değildi. Sabır ve tevekkül1348 denilen şeyi hayatının ilk yıllarından beri, nafile öğrenmiş değildi.==========Sinekli Bakkal (Halide Edib Adıvar)- Bookmark on Page 335 | Loc. 5134 | Added on Friday, September 26, 2014, 06:21 PM==========Sinekli Bakkal (Halide Edib Adıvar)- Highlight on Page 335 | Loc. 5133-36 | Added on Friday, September 26, 2014, 06:21 PMFakat adak adayıp da bir şey istediği bir evliya işini çabuk görmezse homurdanır dururdu. Tezveren Dede’ye son gittiği zaman fikrini çok açık söylemişti. — Güya adın Tezveren, hani ya? Cinler, periler daha çabuk iş görüyorlar. Tevfik beni alsın diye sana ne kadar mum adadım. Herifi bir de sürgüne yollattın. Bari herifi çabuk getir. Ben Çingeneyim diye yapmıyorsan Rabia’yı düşün. Beş vakit namazında bir hafız.==========Sinekli Bakkal (Halide Edib Adıvar)- Highlight on Page 337 | Loc. 5156-60 | Added on Friday, September 26, 2014, 06:23 PM— Rabia, uyudun mu? — Gene ne var, Teyze? — Düğüne gidecek misin? — Konağa bir daha ayak basmam demedim mi? — Hanımefendi seni düğüne gelsin diye Eyüp Sultan’a kurban adadı. Rabia müstehzî: — Sana ne adadı, Teyze? — Bir çift mercan küpe. — Âlâ âlâ... Allah aşkına bırak uyku uyuyalım...==========Sinekli Bakkal (Halide Edib Adıvar)- Highlight on Page 353 | Loc. 5403-5 | Added on Saturday, September 27, 2014, 02:23 PMKocası tahsilini sade Avrupa’da yapmış bir mühendisti. Biraz da Avrupa’dan gelen her fikri gökten inme naslar1389 diye telakkiye meyyaldi.==========Sinekli Bakkal (Halide Edib Adıvar)- Highlight on Page 417 | Loc. 6389-91 | Added on Saturday, September 27, 2014, 08:38 PMRabia içinden, “Bizi köpek gibi dairesinden atan o yüreksiz, zalim Zaptiye Nazırı’nın bu olduğuna kim inanabilir? Demek dairesine girerken yüreğini kapının üstüne asıyor, çıkarken alıp, göğsüne takıyor,” diyordu.==========Sinekli Bakkal (Halide Edib Adıvar)- Highlight on Page 462 | Loc. 7076-80 | Added on Saturday, September 27, 2014, 09:34 PMÂdetâ kızın ruhunun iç perdesi sallanıyor gibi, ucunu kaldırıp içini görmek istiyor. Osman Garb’ın çocuğu. Ulemasının1717 canlı mahlûkatın1718 içini yarıp hayat sırlarını öğrenmeye çalıştıkları toprakların mahsulü. Osman, bir insan ruhunun sırlarını öğrenebilmek için diri bir göğsü yarıp açmaya razı olacak kadar fikrî tecessüsün esiri.==========Sinekli Bakkal (Halide Edib Adıvar)- Highlight on Page 463 | Loc. 7095-98 | Added on Saturday, September 27, 2014, 09:35 PMBeni dinle, Rabia. Hiçbir zaman korkunun kalbinde, kafanda başkaldırmasına meydan verme. İnan ki kâinatta Halik’in halk etmediği1726 bir tek şey korkudur. İnan ki korkuyu ilk hayvanlar, ilk insanlar acizlerinden, çaresizliklerinden kendi kendilerine, kendi içlerinde yaratmışlardır. Korku, efsane cinsinden bir ejderhadan başka bir şey değildir.==========Sinekli Bakkal (Halide Edib Adıvar)- Highlight on Page 482 | Loc. 7388-92 | Added on Saturday, September 27, 2014, 09:57 PMZayıf parmakları tekrar genç alnının görünmez yazıları üstünde dolaştı. Paşa o gün, bu kelimenin tekerrüründen1769 garip bir teselli duyuyordu. İlk defa olarak, Şark’ın bî-çâre ferdinin1770 hayat savaşında ezilmemesinde kadere inanışın bir amil1771 olacağını düşünüyordu.==========Sinekli Bakkal (Halide Edib Adıvar)- Highlight on Page 520 | Loc. 7970 | Added on Thursday, October 02, 2014, 09:19 AMYapı ve tamir, insanların istikbale imanını gösterir, onun için şevk veren bir şeydir.==========Sinekli Bakkal (Halide Edib Adıvar)- Highlight on Page 522 | Loc. 7999-8001 | Added on Thursday, October 02, 2014, 09:21 AM— Sen “aşermek” diye bir lâkırdı vardır, mânâsını bilir misin, Osman? — Hayır. — Bunun kadınlara göre mânâsı ellerine fırsat girdi diye kocalarını Haymana beygiri gibi kullanmak, canlarından bıktırmak. Yalnız kocalarına olsa... Dünyanın başına belâdırlar.==========Sinekli Bakkal (Halide Edib Adıvar)- Highlight on Page 525 | Loc. 8039-42 | Added on Thursday, October 02, 2014, 09:23 AMTaassup? Hiç de mutaassıp değildi. Yalnız güzellik ölçüleri başkaydı. Onca, güzellik, genişlik, ışık, açıklık, sadelik demekti. Osman’ın güzellik ölçüleri daha karışık, daha zıt unsurların imtizacından1875 hâsıl olan şey. Bu ikisinin arasında ebedi Şark ve Garb davası. Şimdiye kadar bundan, yalnız mûsikîden bahsederken haberdardılar. Şark, tek melodiler medeniyeti... Garb, orkestra ve senfoni medeniyeti...==========Sinekli Bakkal (Halide Edib Adıvar)- Highlight on Page 542 | Loc. 8301-2 | Added on Thursday, October 02, 2014, 10:06 AMNe kadar genç kadın, kocasının kendisini anlamadığını, mektep arkadaşının, yahut komşusunun kocasının “ruhunun eşi” olduğunu birdenbire keşfedivermişti.==========Sinekli Bakkal (Halide Edib Adıvar)- Highlight on Page 545 | Loc. 8344-45 | Added on Thursday, October 02, 2014, 10:09 AMRabia, bir kadın kalbinin tadabileceği en yüksek zaferi tadıyor. En serseri bir erkeği nihayet bir bucağa bağlamış.==========Sinekli Bakkal (Halide Edib Adıvar)- Highlight on Page 551 | Loc. 8435-36 | Added on Thursday, October 02, 2014, 12:29 PMRabia, kıymetli bir emaneti sahibine teslim etmiş bir huzur ile piyanonun arkasındaki koltuğa oturmuş, Osman’ı şaşırtmamak için nefes bile almaya korkuyor.==========Sinekli Bakkal (Halide Edib Adıvar)- Highlight on Page 564 | Loc. 8640-41 | Added on Thursday, October 02, 2014, 12:45 PMHatip ellerini, hürriyetin gönüllü muhafızı pençelerini halka uzattı. Kısa parmaklı, geniş kıllı ve korkunç iki el... Tevfik, Gözpatlatan Muzaffer’in ellerini tanıdı.==========
review 2: Senelerce önce okumaya teşebbüs etmiştim. Sanırım yazıldığı dönemdeki edebiyat akımlarının etkisiyle çok ama çok fazla tasvir içeriyor. Sayfalarca etrafdaki çiçekleri böcekleri, çevredeki ağaçların yaprak renk tonlarından tutun, camlardaki çerçevelere kadar herşeyi detayıyla yazmış sağolsun Halide Edip Adıvar. Böyle olunca da hayal edecek birşey kalmıyor ve kitap sıkıcı bir hal alıyor. Dolayısıyla bitiremedim, üzgünüm. less
Reviews (see all)
Kendall
Halide Edip'in üslubunu beğenmiyor olsam da konu bakımından severek okuduğum bir kitaptı
LoriJay
Can yayınları baskısı tavsiye edilir..
Tyler
Svidjela mi se, ali je preopširna.
Write review
Review will shown on site after approval.
(Review will shown on site after approval)