Harfler ve Notalar. Hasan Ali Toptaş. Everest Yayınları, 2016.
Hayranı olduğum Toptaş’ın yıllar önce okuduğum Uykuların Doğusu kitabını geçenlerde yeniden, keyifle kucaklamıştım.
Herkes gibi yazıp herkesin okuduğu yazarlardan, kendi başına bir ada olup yalnızca az sayıdaki müridi tarafından tadılabilenlere kadar binlerce yazar var. Sonuçta her okur yazarını, her yazar okurunu buluyor desek de, uzun erimde yalnızca “kendine özgü tarzı olan” yazarlar fiziksel ölümlerinden sonra da yaşayabiliyorlar. Yaşarken çok tanınmayıp ölümünden sonra bayraklaşan yazarlar var, George Orwell gibi… Yaşadığı dönemde çok ünlü olup bu gün hemen hiç okunmayan Emma Dorothy Eliza Nevitte (E.D.E.N.) Southworth gibi yazarlar da… Bu blog yazısını okuyanların hiç birinin hayatta olmayacağını söyleyebileceğimiz 2117 yılında günümüz yazarlarından hangisinin “yaşıyor” olacağını kestiremeyiz. Yanılma payımın çok büyük olacağını kabul edip, Türkçe yazan, “yaşayacak” yazarların bir listesini hazırlayacak olsam oraya Hasan Ali Toptaş’ı da (Bilge Karasu ve Latife Tekin gibi yazarlarla) eklerdim.
Edebiyatla ilgili bir araştırmacı veya akademisyen değil, dikkati dağınık ve savruk bir okur olduğum için listeyi hazırlarken yazarın sadece yapıtlarını dikkate almak zorunda olmazdım. O yazarın yaşamını, yazdıklarını okurken hissettiklerimi dikkate almaktan çekinmezdim. Hiç bir edebiyat teorisine yaslanmam gerekmediği için listemde tatılarla tuzluları yanyana koymaktan da utanmazdım. Tutarsızlık, sıradan insanın süsüdür.
Neyse! Harfler ve Notalar, Toptaş’ın yazarlığı üstüne denemelerinden oluşuyor. Özellikle de yazmayı aklından geçiren ama bir türlü suya nereden gireceğini bilemeyen, girince ya hemen üşüyüp çıkan ya yolunu yitiren benim gibilere yönelik denemeler. Okudukça Toptaş’a yaklaşıyor, yaşadıklarıyla örtüşen kendi anılarınızın, deneyimlerinizin yardımıyla, onunla aynı masada çay içer gibi oluyorsunuz. Az keyif değil!
Okumayı seven, yazmayı -nadiren de olsa- aklından herkese Harfler ve Notalar’ı tavsiye ediyorum. Yılda 2 kez! Hasan Ali Toptaş’ı hiç tanımasalar da. Hasan Ali Toptaş’ın “sen ne yazıyorsun” sorusuna verdiği yanıtı değilse de, en azından müzik ile edebiyat, “harfler ve notalar” arasında nasıl bir ilişki kurduğunu öğrenmek için.
Alıntının alıntısının alıntısının alıntısı, Hasan Ali Toptaş’ın İlhan Berk aracılığıyla İbn-i Zerhani’den yaptığı :
Hiçbir şey hayat kadar şaşırtıcı olamaz, yazı hariç. (s.117)
Advertisements Like this:Like Loading... Related